GENİTAL SİĞİL (KONDİLOM)
Genital siğiller yani kondilomlar Human Papillomavirüs (HPV) enfeksiyonu sonucu oluşan pembe -kahverengi renklerde küçük oluşumlardır. HPV virüsü cinsel temas dışında sadece cilt teması ile de geçebilir o yüzden prezervatif kullanılması geçişi azaltır ama yüzde yüz önlemez. Genital siğiller kadınlarda ve erkeklerde çoğunlukla dış genital organların üzerinde veya anüs civarında ortaya çıkarlar. Daha az yaygın olmakla beraber, genital siğiller vajinanın içerisinde ve serviksin (rahim ağzının) üzerinde de görülebilir. Kitleler mikroskopla tanınabilecek kadar ufak olabilecekleri gibi, çok sayıda kitlenin yanyana gelmesiyle adeta karnıbaharı andıran bir şekilde büyük de olabilirler. Genital siğiller yanma, kaşıntı veya ağrı gibi belirtilere yol açabilir.
(Genital siğil = Condylomata acuminata = Genital wart = Anogenital wart =Venereal wart)
0 (212) 000 0 000 nolu iletişim numaramızdan 7 /24 yada Web sitemizde bulunan fiyat sor butonlarından Genital Siğil Tedavisi fiyatları hakkında bilgi alabilirsiniz.Ayrıca tüm sorularınız için bizi çekinmeden arayabilir yada web sitemizden sorularınızı bize sorabilirsiniz.Merkezimiz İzmir’in en büyük kadın doğum merkezlerinden biri olmakla birlikte İzmir ‘in en merkezi semti ALSANCAK ve en merkezi Noktası LOZAN Meydanındadır. Her semtten ulaşım çok kolaydır. Vapur, Otobüs , Metro gibi ulaşım kanallarından istediğiniz ile bize ulaşabilirsiniz.BİLGİ GİZLİLİĞİNİZ YASAL HAKKINIZDIR. HERHANGİ BİR BİLGİNİZİ VERMEDEN RANDEVU ALABİLİR , TÜM SORULARINIZI SORABİLİR , GENİTAL SİĞİL TEDAVİSİ YAPTIRABLİRSİNİZ !!!!!
HPV virüsü siğile nasıl neden olur?
HPV çok bulaşıcı bir virüstür ve tam cinsel birleşme olmaksızın yanlızca genital bölgelerin yakın teması ile de bulaşabilir. HPV virüsünün 100’den fazla tipi vardır ve bu tiplerden yaklaşık 40 kadarı genital bölgede hastalık oluşturur. HPV tipleri 1, 2, 3 gibi numaralarla adlandırılır. Birçok çeşit HPV virüsü genital bölgede siğillere neden olabilir ancak genital gölgedeki siğillerin yüzde 90’ında etken HPV 6 ve HPV 11 virüsüdür. HPV virüsünü alan her kadında siğil oluşmaz, hiçbir hastalık yapmadan da virüs vücutta kalabilir ve kendiliğinden kaybolabilir. Virüs alındıktan sonra siğillerin oluşmasına kadar geçen süre çok değişkendir, bazen haftalar bazen aylar sürebilir.
HPV virüsünün bazı tipleri rahim ağzı kanserine (serviks kanseri) neden olurlar. Ancak 6 ve 11 tipleri rahim ağzı kanserine neden olmazlar, bunlar non-onkojenik grup HPV tipleridir. Yani siğil ve kanser yapan HPV virüsleri farklı tiplerdir. Ancak genital bölgede siğil rastlanan kadınların vajina ve rahim ağzı bölgelerinin de muayene edilmesi ve smear tahlili yapılması gerekir. Çünkü vajinada ve rahim ağzında da nadiren siğiller olabilmektedir.
Belirtileri nelerdir?
Genital bölgede oluşan siğiller genellikle hiçbir belirti vermeden hasta tarafından kendisi gördüğü için veya lezyonlar eline geldiği için farkedilir. Nadiren kaşıntı, yanma, kızarıklık, akıntı olabilir siğil olan bölgede.
Tanı:
Siğillerin (kondilomların) görüntüsü tipiktir ve genellikle kolaylıkla tanınırlar. Kesin tanı gerekirse kondilomdan alınan biyopsinin patolojik incelenmesi ile konur.
Tedavi:
Kitlelerin cerrahi yöntemle çıkarılması, koter yardımıyla yakılması ya da kriyoterapiyle dondurulması, lazer ya da krem şeklindeki çeşitli ilaçlarla tedavi yöntemlerinden biri ya da birkaçı beraberce uygulanabilir. Gebelikte de kriyoterapi ve gebelik açısından sakıncası olmayan bazı ilaçlar ile tedavi yapılabilmektedir. Stresten uzak durmak, dengeli beslenmek gibi bağışıklık sistemini güçlendirici tedbirler bazı hastalarda tedaviye yardımcı olabilir.
Siğiller tekrarlar mı?
İlaçla uygulanan veya diğer bütün tedavi yöntemlerinde siğilin tekrar çıkma riski vardır. Tedaviyle tamamen iyileşmesi ve bir daha tekrarlamaması da mümkündür.
Önlem:
Önlem için en etkili yol birden fazla sayıda partner ile ilişkiye girmemektir. Eğer birden fazla partner varsa prezervatif kullanmak siğilleri önlemede en etkili yoldur. Fakat siğiller kondomun kapladığı alan dışında da bulunabildiğinden prezervatif zaman zaman etkisiz kalabilir. Cinsel ilişki sonrası genital bölgeyi yıkamak HPV virüsüne karşı korumaz.
HPV virüsü aynı siğil lezyonlarını erkeklerde de penis bölgesinde ve diğer kısımlarda oluşturabilir. Bir erkekte siğil olmaması HPV virüsü bulundurmadığı anlamına gelmez, aynı durum kadınlar için de geçerlidir. Bu nedenle siğil veya başka hiçbir lezyon olmayan bir erkekle olan cinsel yakınlaşmadan da kadın HPV virüsü alabilir.
Gebelikte Kondilom (siğil) varlığında doğum nasıl olmalıdır?
Doğum kanalını, vajen içerisini ve rahim ağzını kapatacak kadar büyük olan ve doğum sırasında kanayabilecek kadar büyük olan kondilomlarda sezaryen doğum tercih edilir. Küçük ve az sayıda siğil varlığında ise bunların çok nadir oranda bebeğe geçme ve bebekte juvenil laringeal papillomatozis denen hastalığa (bebeğin solunum yollarında papillom oluşumu) neden olma riski vardır. Bebekteki bu hastalığa hem normal hem sezaryen doğumlardan sonra çok nadiren rastlanmıştır. Gebelikte siil varlığı mutlaka doktora bildirilmesi gereken bir durumdur, doğumun şekline muayene sonrasında karar verilir. Hamile hastanın siğil sandığı lezyonlar bazen siğil değil de başka bir lezyon olabilmektedir, bu nedenle muayene ve bazen biyopsi kesin tanı için gereklidir.
HPV aşısı (Rahim ağzı kanser aşısı) siğil oluşmasını engeller mi?
HPv aşısı esas olarak rahim ağzı kanserini (serviks kanserini) önlemek ve azaltmak amacıyla uygulansa da genital siğillere karşı da koruma sağlar (dörtlü ve dokuzlu aşı). Aynı aşı erkeklere uygulandığında da siğillerden koruma sağlar. HPV aşısı 11-26 yaş arasında kadınlara ve erkeklere önerilmektedir. HPV aşısı hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
HAMİLELİKTE GENİTAL BÖLGEDE SİĞİL
Genital siğiller (kondilom) çoğunlukla cinsel temasla geçen Human Papillomavirüs’ün (HPV) belirli tiplerinden kaynaklanan beyaz veya et rengi oluşumlardır. Cinsel temas dışında sadece cilt teması ile de geçebilirler o yüzden prezervatif kullanılması geçişi azaltır ama yüzde yüz önleyemez. Genital siğiller kadınlarda ve erkeklerde çoğunlukla dış genital organların üzerinde veya anüs civarında ortaya çıkarlar. Daha az yaygın olmakla beraber, genital siğiller vajinanın içerisinde ve serviksin (rahim ağzının) üzerinde de görülebilir.
Genital siğillere neden olan HPV virüsü plesentadan bebeğe geçemez fakat doğum kanalından normal doğum sırasında ve hatta sezaryen sırasında da temas ile bebeğe geçebilir. Bu durumda bebeğin solunum yollarında juvenil laringeal papillomatozis denilen lezyonların oluşmasına nadiren sebep olabilir.
Doğum nasıl olmalıdır?
Genital siğillerin varlığında mutlaka sezaryen tercih edilmelidir şeklinde çok net bir bilimsel karar yoktur fakat hekimlerin çoğu bugünki bilimsel çalışmalar doğrultusunda sezaryeni tercih etmektedir. Bazen bu lezyonlar vajina girişini ve doğum yolunu tamamen kaplayacak ve normal doğuma müsade etmeyecek kadar büyük olabilirler bu durum kesinlikle sezaryen kararı verilmesi gereken bir durumdur.
Tedavi:
Gebelik sırasında lezyonların tedavisinde kriyo (dondurma), koter (yakma) yada triklorasetikasit denen ilaç lokal olarak kullanılabilmektedir.
HPV VİRÜSÜ VE HPV ENFEKSİYONU
HPV virüsü (Human Papillomavirus, İnsan papilloma virüsü ) nedir?
Human Papillomavirüs kelimelerinin kısaltması olan HPV, hem kadınlarda hem erkeklerde bazı hastalıklara neden olabilen bir virüstür. Halk arasında “siğil virüsü” olarak da bilinir. Çift sarmallı DNA virüsüdür. Sadece insanlarda (human) hastalık yapan bir virüstür. HPV insanlar arasında cilt teması ve cinsel ilişki ile bulaşır; bunun dışında havlu, havuz gibi yollarla bulaşabildiği de söylenir ancak bu yollarla bulaştığını kesin gösteren kanıtlar yoktur. HPV virüsü bir insana bulaştığında her zaman bir hastalık oluşturmaz, bazen hiçbir hastalık oluşturmadan vücutta kalabilir. Dünyada tüm insanların yaklaşık yüzde 10’unda görülen bir virüstür. Cinsel yolla bulaşan hastalıklar arsında birinci sıradadır.
HPV virüs enfeksiyonu hangi hastalıklara neden olur?
– Vücudun herhangi bir yerindeki ciltte veya genital bölgede siğillere neden olabilir (kondilom).
– Kadınlarda rahim ağzı (serviks) kanserine neden olabilir.
– Kadınlarda vajen, vulva kanserlerine neden olabilir.
– Erkeklerde penis kanserine neden olabilir.
– Hem kadında hem erkekte anal kanserlerle, orofaringeal kanserlere neden olabilir.
– Kanser öncüsü premalign lezyonlara neden olabilir (CIN, VIN, VaIN, AIS, AIN, PIN)
– Çocuklarda rekürren respiratuar papillomatozis denilen hastalığa neden olabilir. Solunum yollarını ve larinksi tıkayacak kadar büyük lezyonlara neden olabilir.
Genital HPV olarak bilinen yaklaşık 40’tan fazla HPV tipi genital bölgeyi etkiler. Bazı tipler serviksin (rahim ağzı) yüzeyini oluşturan hücrelerin anormal hale gelmesine yol açabilir. Tedavi edilmediğinde bu anormal hücreler yıllar sonra kanser hücrelerine dönüşebilir. Rahim ağzı kanserini önlemek amacıyla bu virüse karşı geliştirilen HPV aşısı artık günümüzde kullanıma girmiştir.
HPV enfeksiyonunun belirtileri nedir? Nasıl anlaşılır?
HPV bir insana bulaştığında hiçbir belirti vermeden kalabileceği gibi bazen siğil veya yukarıda sıralanan diğer hastalıkların belirtilerine neden olabilir. En sık belirti siğil oluşmasıdır, siğiller et beni gibi küçük genellikle birkaç milimetre büyüklüğünde lezyonlardır, en sık ciltte, yüzde, el üzerinde, genital bölgede oluşur. Bazen çok büyük siğiller oluşabilir ve bütün genital bölgeyi kaplayacak kadar büyüyebilir. Bu nedenle HPV virüsüne “siğil virüsü” de denir.
Bir insanda HPV virüsünün bulunduğunun anlaşılması herzaman belirtilere bakarak mümkün olmaz, bunun için HPV DNA testleri geliştirilmiştir, bu testler bütün HPV virüs çeşitlerini değil ancak en önemli tiplerini belirleyebilir.
Kimlerde HPV enfeksiyonu daha sık görülür? Nasıl bulaşır?
– HPV virüsü insanlar arasında yakın temas, öpüşme, cinsel ilişki gibi kısacası her tür cilt teması ile bulaşabildiği için en önemli risk faktörü multiple cinsel parnterdir, yani çok eşlilik. Kadın veya erkek ne kadar çok kişiyle cinsel temasta bulunursa HPV virüsüni kapma riski o kadar artar. HPV virüsünün sebep olduğu hastalıklar fazla sayıda cinsel partneri olan kişilerde daha sık görülür.
– Vajinal yolla ilişkide erkeğin içeri girmesi HPV bulaşması için şart değildir.İçeri giriş olmadan sürtünme ve benzeri ilişkilerle de HPV virüsü kadından erkeğe veya erkekten kadına bulaşabilir. Oral (ağız yoluyla) ve anal ilişki ile de bulaşabilir.
– Kadından erkeğe, erkekten kadına, kadından kadına, erkekten erkeğe bulaşabilir.
– Homoseksüel erkeklerde HPV ile enfekte olma riski diğer erkeklerden daha yüksektir.
– Tuvaletten HPV virüsü bulaşamaz, hijyen ile ilgisi yoktur.
Kondom (prezervatif, kılıf) kullanmak HPV bulaşmasını önler mi?
Bulaşma riskini azaltabilir ancak tam olarak önlemez. Çünkü seks sırasında erkek kondom kullansa bile kadın partnerine testisleri temas edebilmektedir, bu da HPV bulaşması için yeterli olabilir.
HPV tipleri nelerdir?
HPV virüsünün 100’den fazla tipi vardır, bunlardan bazıları cilt lezyonlarına neden olabilir, bazı genital bölgede siğile neden olabilir (siğil virüsü), bazıları rahim ağzı ve diğer kanserlere neden olabilir. Bütün HPV tipleri her hastalığa neden olmamaktadır.
Örneğin:
– Cilt siğilleri ile ilgili olanlar Tip1, Tip2 HPV virüsleridir daha çok
– Genital bölgede siğil (kondiloma akümünata) yapan tipler daha çok Tip 6 ve Tip 11’dir.
– Orofaringeal kanserle en çok ilgili olan Tip 16
– Anal kanserlerle en çok ilgili olan Tip 16
– Respiratuar papillomatozis yapan Tip 6 ve Tip 11
– Rahim ağzı (serviks) kanserinde en çok saptanan Tip 16 ve Tip 18 HPV
– Vejen ve vulva kanserinde en çok rastlanan tip HPV 16’dır.
HPV virüs tipleri nelerdir?
HPV’nin 200’den fazla çeşiti tespit edilmiştir ancak bunlardan genital bölgede hastalıklara neden olabilenler yaklaşık 40 tiptir. Genital bölgede enfeksiyon yapabilen HPV tipleri düşük riskli (low-risk) ve yüksek-riskli (high-risk) tipler olarak ikiye ayrılmıştır.
Yüksek riskli HPV tipleri: 16, 18, 31, 33, 35, 39, 45, 51, 52, 56, 58, 59, 68
Yüksek riskli HPV virüsleri serviks kanserine neden olabilirler. Bunlardan özellikle tip 16 ve 18 daha risklidir. Hastanelerde yapılan HPV DNA testleri ile bu yüksek riskli tipler araştırılır. HPV aşıları (rahim ağzı kanseri aşıları) daha çok bu tiplere karşı geliştirilir.
Düşük riskli HPV tipleri: 6, 11, 40, 42, 43, 44, 53, 54, 61, 72, 73, 81
Düşük riskli HPV tipleri kansere neden olamazlar sadece siğil (kondilom) ve benzeri hastalıklara neden olabilirler. HPV DNA testleri ile düşük riskli tipler araştırılmaz.
HPV virüsü (siğil virüsü) vücuttan nasıl atılır?
Siğil virüsü nasıl yok edilir? Vücuttan nasıl tamamen temizlenir?
HPV virüsünü vücuttan atmak veya tamamen yok etmek için henüz bir tedavi yöntemi geliştirilememiştir. Bir kişide HPV olduğu tespit edilebilir, bu durumda virüsün oluşturduğu hastalıklar varsa tedavi edilir, örneğin siğiller ilaçla veya yakılarak (koterizasyon) tedavi edilir.
Virüs vücutta bulunduğu bölgeden örneğin rahim ağzından kendiliğinden temizlenip kaybolabilir, kadında belli bir süre sonra HPV testi yapıldığında virüs tespit edilmez. Rahim ağzında HPV enfeksiyonlarının çoğu (yüzde 80-90) bu şekilde 1-2 yıl içerisinde kendiliğinden kaybolur, az bir kısmı kaybolmadan devam eder ve hastalık yapma riski taşır.
HPV enfeksiyonunun tedavisi nedir?
HPV infeksiyonunu vücuttan tamamen atmak için spesifik bir tedavi veya ilacı yoktur. Ancak hastalıkj yaptığı bölgeye yönelik ilaç (krem, solüsyon) veya yakma, dondurma gibi tedaviler, cerrahi işlemler uygulanabilmektedir. Örneğin siğiller ilaçlarla veya cerrahi olarak ameliyatla çıkartılır. Rahim ağzındaki hastalıklar yakma (koterizasyon), dondurma (kriyoterapi), konizasyon, LEEP, ameliyat gibi yöntemlerle tedavi edilir.
Dünya’da HPV tiplerinin dağılımı nasıldır?
Dünyanın hemen her bölgesinde insanlarda en sık rastlanan tip HPV Tip 16’dır. Saptanan HPV tiplerinin yaklaşık yüzde 50-70’i budur. İkinci sırada Tİp 18 gelir, bu da yüzde 15-25 arasında görülür. Yani tüm HPV enfeksiyonlarının yaklaşık yüzde 70-80’ini bu iki tip oluşturur. Bunlardan sonra daha az sıklıkla görülen tipler sırasıyla 45, 31, 33, 52, 58’dir. Diğer tipler çok az görülür.
Servikal kanserinde saptanan HPV tipleri nelerdir?
Serviks (rahim ağzı) kanserinin en sık görülen tipi yassı hücreli (squamöz hücreli) kanserdir. Squamöz hücreli serviks kanserlerinin yüzde yüzüne yakın kısmında HPV’ye raslanmaktadır. Squamöz hücreli serviks kanserlerinin yüzde 50-60’ında tip 16, yüzde 15’inde tip 18 HPV bulunur. Bu iki tip HPV squamöz hücreli kanserlerin yaklaşık yüzde 70’inde bulunur.
Serviksin adenokanserlerinde yine en çok raslanan tip 16’dır, ikinci sıklıkla tip 18 bulunur. Ancak adenokanserlerin tamamında HPV bulunmaz, yaklaşık yüzde 70’inde HPV bulunur.
Diğer kanserlerle HPV enfeksiyonu ilişkisi:
Serviks kanserlerinin tamamına yakınında HPV’ye rastlanır. Anal kanserlerin yüzde 90’ında, vajina kanserlerinin yüzde 70’inde, vulva kanserlerinin yüzde 40’ında, penis kanserlerinin yüzde 50’sinda, orofarinx kanserlerinin yüzde 70’inde HPV’ye rastlanır. Dünyada HPV ile hatta bir enfeksion ajanı ile en çok ilişkisi olan kanser serviks (rahim ağzı) kanseridir.
Gebelikte HPV enfeksiyonu bebeğe zarar verir mi?
Gebelikte vücudun herhangi bir cilt bölgesinde (el, yüz) meydana gelen bir HPV enfeksiyonu yani siğil bebeğe zarar vermez, kan yoluyla bebeğe geçmez. Rahim ağzında HPV saptanması da bebeğe zarar vermez (rahim ağzında siğil yani kondilom yoksa). Ancak doğum kanalında yani vajina ve vulvada yaygın siğil yapan bir HPV enfksiyonu varsa bu siğillerden doğum sırasında bebeğe bulaş olabilir, bebekte respiratuar papillomatozis meydana gelebilir. Hamilelik sırasında genital bölgede siğil olması durumunda mutlaka doktora danışmak gerekir, doğum yöntemi doktor muayenesi sonrasında kararlaştırılır.
GENİTAL SİĞİLLER
HPV ( Human Papilloma virus) 100 den fazla bilinen alt tipi vardır. Bu virüsler vücudun herhangi bir yerinde siğillere sebep olabilirler.Ancak bazıları cinsel yola bulaşır ve condyloma acuminata veya genitall siğil denilen hastalığı oluşturur.Bazen tek bir bölgede, bazen birkaç bölgede, nokta büyüklüğünden 4-5 cm çapına (ender durumlarda 15-20 cm. çaplı olabilir) erişebilen ağrısız kitlelerdir. Siğiller bu enfeksiyonun görünebilir belirtileridir ve ancak temas olan % 30 olguda ortaya çıkmaktadır. Kalan % 70 lik bölümde ise virüsler deri altında kalmakta ve herhangi bir belirti vermemektedir. Subklinik adı verilen bu belirtisiz formun Kanser oluşumu ile bir bağlantısı olduğu düşünülmektedir
Ülkemizde de giderek artan sıklıkta görülen çoğunlukla cinsel yolla bulaşan bu enfeksiyonun hem erkekte hem de kadında, ancak özellikle kadında yaratması muhtemel sağlık sorunları nedeniyle her bireyin bu enfeksiyon hakkında bilgi sahibi olması ve kendisinde ya da eşinde bu enfeksiyondan şüphelendiğinde doktora başvurması gerekir.
Vajinal, anal veya oral sex esnasında cildin cilde teması sonucu bulaşır. Virüs cildin zayıfladığı bir noktadan vücuda girer ve derinin derinliklerine doğru ilerler. Burada aylar hatta yıllar boyunca sessiz olarak kalabilir. HPV tanısı konmuş bir kişide virüs cinsel hayatın herhangi bir döneminde bulaşmış olabilir. Cinsel temas haricinde nadiren bulaştığı bilinmektedir.
HPV ile enfekte olmuş kadınlarda vulva ve serviks kanseri riski artmıştır. Ancak sadece birkaç tipi (tip 16, 18, 31, 33, 35) kanser ile ilişkilidir. Bu tipler genellikle sessiz (subklinik) seyreden hastalığa sebep olurlar
Genital Siğil Tedavisinde En Çok Hangi Yöntemler Kullanılır?
Genital siğilin cerrahi tedavisinde en çok uygulanan ve başarılı olan yöntem lezyonun yakılması ya da dondurulmasıdır. Burada amaç lezyonun tahrip ve yok edilmesidir. Dondurma işleminde (kriyoterapi) sıvı nitrojen yada karbondioksit kullanılır. Yakma işleminde ise elektrokoter uygulanır. Lazer cerrahisi de siğillerde başarı ile uygulanmaktadır. Bazı büyük lezyonlar cerrahi olarak çıkarılmayı gerektirebilir. Dondurma hariç diğer cerrahi işlemler için lokal yada tercihen genel anestezi uygulanır.Biz çalıştığımız klinikte en çok elektrokoter yöntemini başarısından dolayı tercih ediyoruz.
Kondilom tedavisinin amacı sadece görünen lezyonları ortadan kaldırmakla sınırlıdır. HPV enfeksiyonu kronik seyreder ve kitleler ortadan tümüyle kalksa da hücrelerin içinde gizli bir şekilde yaşamını sürdüren virüsler sayesinde bulaştırıcılık daha düşük de olsa devam eder. Tedavi sonrası yeniden siğiller ortaya çıkarsa tekrar tedavi edilmeleri gerekir. Nüks (tekrarlama eğilimi) virüsün genetik tipine bağlı olarak görülmektedir. Bazı HPV tiplerinde nüks yani tekrar daha sık görülmektedir.
Bazı kişilerde siğil ortaya çıkıp tedavi edildikten sonra bir daha ömrü boyunca yeni siğil çıkmaz. Bazı kişilerde ise sık aralıklarla siğiller çıkar. Kişiler arasında bu derece fark olmasının nedeni büyük olasılıkla bağışıklık sistemleri arasındaki farklılık ve virüsün etki gücüdür. Bu sebepten dolayı tedavi sonrası bağışıklık sistemini güçlendirici ilaçlar ve doktorun önerileri önemlidir.
HPV Tedavisi Ve Pap Smear Kontrolu..
Bu tür hastalık tanısı almış bir kadında belli aralıklarla Pap Smear testi mutlaka yapılmalıdır. Pap smear testinde rahim ağzında HPV’ ye bağlı tipik olan “koilosit” hücrelerinin görülmesi çok önemlidir. Pap smear testinde saptanan ve biopsi ile kesinleşmiş displazi varlığında ise hastalığın şiddeti ve hastanın yaşına göre LEEP, konizasyon ya da rahimin alınması gibi tedaviler uygulanabilir. Çoğu zaman hafif displazi varlığında LEEP tedavi için yeterli olmaktadır. LEEP tedavisi sonrası doğurganlıkta bir değişiklik ortaya çıkmamaktadır. LEEP işlemi bu konuda deneyimli hekimler tarafından yapılmalıdır.
Cinsel yolla geçen hastalıklar arasında sıklık olarak; genital herpes(uçuk)ile genital siğiller (HPV) birinci sıra için yarışmaktadır.
Günümüzde yaygınlaşan cinsel yaşam ve alışkanlıkları,kondom kullanımının bırakılması, oral doğum kontrol ilaçları ve spiral gibi kontrasepsiyon araçlarının yaygınlaşması, genital siğillerin görülmesini arttıran faktörlerdir.
Sadece ABD’de her yıl 6,2 milyon yeni HPV(genital siğil) olgusu bildirilmektedir. Türkiye’de ise ;her geçen yıl artan HPV insidansı dikkat çekicidir.
Her iki cinste görülebilir. Seksüel aktif yaşlarda yani; 18-40 yaşlar arasında hastalık pik yapar.Klinik olarak ,çapları 1mm ile 2-3 cm arasında değişen tümöral oluşumlarla seyreder. Penis,vulva,vagina,makat,kasıklar sık rastlanan bölgelerdir.
HPV ,100’den fazla DNA tipi gösterebilir.DNA tip 6-11 en sık görülenlerdir, tip 16-18-31-33-45 ise erkeklerde ve özellikle kadınlarda konserojen olan siğil tipleridir ve mutlaka tedavi edilmelidir.
Hastalık kuluçka süresi 1-20 ay arasında değişebilir. Ortalama 6 aylık kuluçka sonrası genital bölge derisinde virüslerin çoğalması ile tümöral dönem dediğimiz , siğil oluşumları deri yüzeyinde belirmeye başlar. Sürtünme, tüy temizliği, jilet kullanımı, HPV enfeksiyonunu ve siğil sayısını arttırabilir .Yıllarca 1-2 siğille kısıtlı klinik vakalar olduğu gibi birkaç ayda 50-100 adet siğil oluşturan ,olgular görülebilir.
0 (212) 000 0 000 nolu iletişim numaramızdan 7 /24 yada Web sitemizde bulunan fiyat sor butonlarından Genital Siğil Tedavisi fiyatları hakkında bilgi alabilirsiniz.Ayrıca tüm sorularınız için bizi çekinmeden arayabilir yada web sitemizden sorularınızı bize sorabilirsiniz.Merkezimiz İzmir’in en büyük kadın doğum merkezlerinden biri olmakla birlikte İzmir ‘in en merkezi semti ALSANCAK ve en merkezi Noktası LOZAN Meydanındadır. Her semtten ulaşım çok kolaydır. Vapur, Otobüs , Metro gibi ulaşım kanallarından istediğiniz ile bize ulaşabilirsiniz.BİLGİ GİZLİLİĞİNİZ YASAL HAKKINIZDIR. HERHANGİ BİR BİLGİNİZİ VERMEDEN RANDEVU ALABİLİR , TÜM SORULARINIZI SORABİLİR , GENİTAL SİĞİL TEDAVİSİ YAPTIRABLİRSİNİZ !!!!!